1 Mayıs Mahallesi’nde seçim döneminden beri sohbet ettiğimiz ve gazetemizi ulaştırdığımız bir emekçi arkadaşımıza ziyaret gerçekleştirdik. Daha önceki konuşmamızda seçim taktiğimiz hakkında yazılarımızı topladığımız cumhurbaşkanı Seçiminde Devrimci Tutum kitabını iletmiştik. Arkadaşımız kitaptaki yazıları okuduğunu ve bu konu hakkında fikirleri ve soruları olduğunu söyledi. Bu nedenle ziyarette öncelikli gündem seçim tutumumuz ve taktiklerinin anlamı oldu.
Seçimler ve parlamento yolu ile hiçbir yere varılamayacağını düşündüğü için komünist birinin neden aday olduğunu anlamadığını, bunu mantıklı bulmadığını söyledi. Parti kurma hedefimizi bildiğini ve parti kurmak için ilk yapılması gerekenin işçilere gitmek olduğunu söyledi. Türkiye’de inşaattan tersanelere fabrikalardan kayıt dışı sektöre bir dizi iş kolunda şartların çok kötü olduğunu ve hepsinin örgütlenebilmek ve mevzi kazanabilmek için elverişli alanlar olabileceğine inandığını söyledi.
Biz de bunun üzerine seçim çalışmamızla parti kurma mücadelesi arasındaki ilişkiyi anlattık. Seçimler yaklaşırken aslında tüm emekçilerin gündeminde “Erdoğan kalacak mı gidecek mi?” sorusu olduğunu, dolayısıyla emekçilerle siyaset konuşmak ve propaganda yapmak isteyenlerin bu gündemi atlayarak hareket ettiği müddetçe siyasette atıl kalacağını açıkladık. İşçilerin işyerlerindeki sorunları, örgütlenmeye dair sorunları, yoksulluk ve diğer ekonomik sorunların ise herkes tarafından önemli olanın böyle bir dönemeçte bu sorunlar ile Erdoğan’ın gönderilmesi ve devrim arasındaki bağlantıları anlatmak olduğunu, seçim çalışmasınınsa bu konuda bize fırsat sunduğunu açıkladık. Çeşitli emekçi mahallelerine giderek evlerde, kahvehanelerde, toplantılarda siyasi sorunları burjuvazinin peşine takılmadan, devrimci bir perspektifle tartışma fırsatı bulduğumuzu anlattık. Tersinden Mart ayında seçim kampanyamızın sona ermesiyle emekçilere propaganda yapabileceğimiz imkanların azalmasının da seçim döneminin bize sunduğu imkanların bir kanıtı olarak açıkladık.
Sohbetimiz daha sonra 1 Mayıs mahallesindeki çeteleşme ve kentsel dönüşüm sorunları konusu ile devam etti. Bu gibi kitlesel sorunları kitleleri kendi örgütlenmelerini kurmak için teşvik etmek için kullanabileceğimizi konuştuk. Gazetemizin Ağustos sayısındaki bazı yazıları bir sonraki görüşmemizde konuşmak üzere sözleşerek ayrıldık.
Anadolu Yakası’ndan Komünistler