1 Mayıs Mahallesi’nde 2 haftada bir düzenli olarak gerçekleştirdiğimiz broşür okumalarımızın son iki oturumunda, “Stratejimiz ile sol hareketin arasındaki ilişki, sol akımların çıkmazı Komünist Enternasyonalin akıbetinden bağımsız anlaşılamaz ve farklı akımlara dağılmış devrimci güçlerin birliği” başlıklarını ele aldık. Bu başlıklar altında şu noktaları konuştuk.
“Bugün sol hareket içinde yer alan örgütlenmelerin üzerinde yükseldikleri temeller, geçmişe oranla daha az politik ve sekter temellerdir. Sol akımların çoğu bakımından mevcut birlikteliklerin harcı, politik olmaktan çok, ortak bir geçmişe sahip olmaktan kaynaklanmaktadır. Politik ve ortak referanslara dayanmayan bu birlikteliklerin hala bir şekilde devam ediyor olması da, esas olarak devrimci bir siyasal örgütsel seçeneğin mevcut olmadığından kaynaklanmaktadır. İşte platformumuzun amacı da böyle bir devrimci siyasi merkez yaratarak, devrimcilik iddiası taşıyan militanları birleştirmek ve komünist partiyi referanslarına göre yaratmaktır.
Sol hareketlerin hem ilkesiz ve ortak referanssız olmaları, hemde apolitik bir zeminde kalmaları, Komünist Enternasyonalin akıbetinden bağımsız ele alınamaz. 1919 da kurulan komünist enternasyonal, tüm dünya devrimini örgütlemek üzere kendisini şekillendirmişken, belirlemiş olduğu ilke ve esaslar yine kendi 5. kongresi itibariyle hasır altı edilmeye başlamış ve en nihayetinde de tasfiye edilmiştir. Bugün dünya solunun referanssız ve apolitik temellerde siyasi faaliyet yürütmesinin özünü bu oluşturmaktadır. Komünist Enternasyonalin tasfiyesinin ardından dünya sol hareketi kendisine referans olarak SSCB, Arnavutluk ve Çin gibi oportünist merkezleri almıştır. Bu merkezlere göre hareket eden sol ise kendi içerisinde daha fazla rekabetçi bir duruma sürüklenmiş ve sürekli tasfiyeci bir hatta yer almıştır. Bu topraklarda ise, komünist hareket Mustafa Suphi TKP’si ile kominterne bağlı başlamış, lakin Komintern’in tasfiyesiyle birlikte, TKP de tasfiye olmuş ve kızıl ip burada da kopmuştur. Lakin bu kopuş bu topraklardaki devrimci kabarışı engelleyememiştir. 71 Devrimci kopuşu, parlamenterizmden, revizyonizmden ve yasalcılıktan kopmak ve iktidarı hedefleyen bir devrimci çizgi izlemeyi temsil ediyordu. Ancak bu kopuşu gerçekleştirenlerin kurdukları THKO, THKPC, TKP-ML örgütleride Komünist enternasyonalin ilk dört kongresindeki kızıl çizgiyle buluşamamış ve bu temelde bir komünist partisi yaratılamamıştır. Bu örgütlerin ardılları olduğunu iddia edenlerde, 71 Kopuşunu gerçekleştirenleri aşmak şöyle dursun, onların devrimci mirasını iyice tasfiye etmişler ve o devrimci kopuşu küllendirmekten öteye geçmemişlerdir. Zaten bu tasfiyecilik, tüm sol akımların içerisinde homojen bir yapı değil, proleterinden burjuvasına, devrimcisinden liberaline kadar her kesimi içerisinde barındıran yapılar yaratmıştır. Platformumuzun çağrısıda bu tasfiyeci akımların içerisinde bulunup devrimcilik yapma iddiasını hala taşıyan militanlara yöneliktir.
Devrimci Parti nasıl yaratılacak sorusunun yanıtı da işte bu tablodan bağımsız ele alınamaz. Farklı akımlara dağılmış olan bu devrimci militanları, tek bir siyasi merkezde buluşturacak bir siyasi faaliyeti yürütmek gerekir. Bu siyasi faaliyette; ortak bir siyasi tutum ve referansların, ortak bir çağrıyla birlikte somutlanması suretiyle, solun tümünü enine kesecek şekilde bölmek, sol akımların içerisindeki devrimci unsurların bu doğrultuda örgütlü bir şekilde ayrışmasını sağlamaktır. Sol içerisindeki bu ayrışmayı sağlamakta sadece teorik düzlemde referanslarımızı sıralamakla değil, politik bir mücadelenin içerisinde aktif yer almakla mümkün olacaktır.”
Oturumlarımızda öne çıkan sorular ise şunlardı:
– Bu siyasi yapıların homojen olmamaları neyi ifade ediyor?
-Hizipçilik yada konspiratif girişimleri neden reddediyoruz?
-Bayrakların birbirine karışmış olmasından kasıt nedir?
-Solun çıkmazının Kominternle bağı nedir?
-Sol hareketi enine ayrıştırmak ne demektir?
-1920’lerden 1970’lere kadar geçen siyasal süreçte düzen içi bir yönelim varken, 71-72 devrimci kopuşu ve düzen karşı cepheden konumlanma hareketi nasıl ortaya çıktı?
-71/72 devrimci kopuşu ile ortaya çıkan örgütlerin arasındaki siyasi çizgi birbirlerinden çok mu farklıydı?
-Komünistlerin Birliği Platformunun Partileşme stratejisi dışında, Bu topraklardaki parti girişimleri neden komünist bir parti yapma konusunda başarısız olmuştur ve de olmaya devam edecektir?
Bu soruların da yanıtlandığı oturumlarımız, 2 hafta sonraki; Siyasi bir Çekim Merkezi ve Parti Öncesi Siyasetin Özgünlüğü başlıklarını ele alacağımız broşür okumamızda buluşmak üzere sonlandırıldı.
Komünist Enternasyonalin Düşen Kızıl Bayrağını Tekrar Yükselteceğiz!
1 Mayıs Mahallesi’nden Komünistler