Gezi Ayaklanması’nda 1 Mayıs Mahallesi’nde hayatını kaybeden Mehmet Ayvalıtaş için SODAP’ın çağrısı üzerine Mehmet’in yaşamını yitirdiği yerde anma gerçekleştirildi.

“Mehmet Yaşıyor, Gezi Özgürlüğe Çağırıyor” pankartı arkasında toplanıldı. Anmaya, aile, DEM Parti Milletvekilleri Kezban Konukçu, Celal Fırat, HDK Eş Sözcüsü Esengül Demir ve DEM Parti Ataşehir İlçe Örgütü, ESP, TİP, SMF katılım sağlamıştı.

Anma, Gezi Ayaklanması’nda yitirilenler için saygı duruşu ile başladı. Milletvekilleri ve katılan kurumlar adına konuşmalar ile devam etti. SODAP adına alınan sözde şunlar ifade edildi: “Filistin’de binlerce insan yaşamını yitiriyor olmasına rağmen dünyaya umut dağıtıyor. Bugün biz, Filistin Direnişi ile Gezi Direnişini buluşturmak zorundayız. Baskı varsa direniş de vardır, zulüm varsa direnmek de vardır. Mehmet Ayvalıtaş, aynı zamanda Alevi toplumunun bir mensubuydu. Bu ülkede yok sayılan, baskıya uğrayan, inancı her gün asimile edilmeye çalışılan bir toplumun ferdiydi. Mehmet Ayvalıtaş’ı sokağa çıkaran şey onun aynı zamanda binlerce yıldır bu topraklarda kendi inancıyla, kültürüyle var olmak isteyen Alevi toplumunun geleceğe dair umutlarıdır. Bu yüzden biz, Mehmet Ayvalıtaş’ın mücadelesine sahip çıkıyor, onun hayallerini mutlaka bu ülkede gerçekleştireceğimizin sözünü veriyoruz. Bu sözün kendisi de insanca yaşanacak bir ülkeyi kurmak olacaktır.”

Katılımcılara söz verilen anmada Köz adına söz alan yoldaş şunları ifade etti: “Gezi’nin üzerinden onbir yıl geçti ama bugün Gezi korkusu hem hükümette hem de reformistlerde devam ediyor. 1 Mayıs’taki saldırılar da bunun göstergesidir. Hem Mehmet Ayvalıtaş’a, hem de yıllar içerisinde hükümete karşı mücadelede kaybettiğimiz tüm devrimcilere borcumuz kitlesel eylemli mücadelede yan yana gelmek, mücadeleyi daha ileriye taşımak olmalıdır. Bu sadece onlara değil işçi sınıfına karşı da sorumluluğumuzdur.”

Köz’ün arkasında duran komünistler olarak bayrak ile anmada yerimizi aldık. Anmada “Mehmet Ayvalıtaş Onurumuzdur; Yaşasın Gezi Direnişimiz; Mehmet Ayvalıtaş Kavgamızda Yaşıyor; Yaşasın Devrimci Dayanışma” sloganları atıldı.

Gezi’nin onbirinci yılında buradan çıkan dersler ışığında mücadele etme kararlılığını sürdürüyoruz. Bu mücadele tarihe karışmış değildir, aksine her güncel siyasal gelişme ile tekrar hatırlanması gerekmektedir. Geçen on yıl içerisinde gittikçe kan kaybeden bir hükümet olduğu da su götürmez gerçeklerimiz arasındadır. Gezi’nin kararlılığı ancak bu hükümeti devirecek bağımsız bir siyasi hatla sürdürülebilir. Köz’ün arkasında duran komünistler olarak bu şiarları yükseltemeye devam edeceğiz.

Anadolu Yakası’ndan Komünistler