Newroz ateşiyle direnelim, özgürleşelim” sloganıyla düzenlenen İstanbul Newroz’u, Yenikapı miting alanında gerçekleştirildi. 

Kürtçe – Türkçe “Newroz ateşiyle direnelim özgürleşelim” ve “Newroz kadınların özgürlük isyanıdır” yazılı dev pankartların asıldığı alana, 9 dilde “Newroz kutlu olsun” pankartları asıldı.

Saygı duruşu ile başlayan mitingde Tertip Komitesi başkanı komite adına kitleyi selamlayarak konuşma gerçekleştirdi.

İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri Platformu tarafından hazırlanan ortak metin sahneden okundu. Metinde HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun milletvekilliğinin düşürülmesi, HDP’ye açılan kapatma davası ve gece yarısı kararnamesi ile İstanbul Sözleşmesinden çıkılmasına tepki gösterildi.

Ardından HDP İl eş başkanları Erdal Avcı ve Elif Bulut söz alarak konuşmalar gerçekleştirdiler. Konuşmalarında, HDP’nin kapatılma davası, ceza evlerindeki açlık grevi eylemleri ve kaldırılan İstanbul sözleşmesine değindiler. 

Sahneden ayrıca, Sırrı Süreyya Önder, TİP genel başkanı Erkan Baş, Emek Partisi genel başkanı Ercüment Akdeniz’de konuşmalar gerçekleştirdi. Tüm konuşmalarda HDP’ye açılan kapatma davaları ve hükümetin anti demokratik uygulamalarına karşı mücadele vurguları yapıldı. 

Sahneden son olarak HDP eş genel başkanı Pervin Buldan konuşma gerçekleştirdi. Konuşmasında AKP iktidarının ülkeyi içerisine sürüklediği ekonomi ve demokrasi krizinin üzerini HDP’yi hedefe kayarak kapatmaya çalıştığını söyleyen Buldan, “Hem içeride hem dışarıdaki bütün krizlerin nedeni AKP iktidarının bu yanlış politikalarından kaynaklanıyor. Şimdi bu yanlışların bedelini bu ülkenin Kürtlerine, kadınlarına, işçilerine ödetmeye çalışıyorlar. Bu bedelin cevabını Türkiye halkları size sandıkta verecektir” ifadelerini kullandı. Çok karanlık ve sancılı bir süreçten geçildiğine dikkat çeken Buldan, “Türkiye halkları ya karanlığı ya da aydınlığı, ya faşizmi ya da demokrasiyi tercih edecek. Aydınlıktan, demokrasiden, barıştan yana olan Türkiye halklarının bu karanlık gidişe dur diyeceğini biliyoruz. Biz, bizlere dayatılan bu yaşam biçimini asla kabul etmediğimizi ilk sandıkta bu ülkeyi yönetenlere göstereceğiz. Bu ülkede yaşayan tüm halklar, inançlar, mezhepler, kadınlar ve gençler yan yana yürümek durumundayız. Ve seçimlerde bu ülkeyi yöneten AKP ve küçük ortağına özellikle ders vermek zorundayız. Elbette ki bu söylediklerimi gerçekleştirecek cesaretimiz de inancımız da var. İşte bizleri yan yana getiren bu inançtır, bu moraldir, bu kararlılıktır. Hiç kimse bizim geleceğimize dair kararlar alamaz, AKP hükümetine de bizim yarınlarımızla, çocuklarımızın gençlerimizin hayatıyla ilgili kararlar almasına izin vermeyeceğiz” diye konuştu.

Konuşmaların ardından Newroz mitingi müzik dinletisiyle devam etti. 

10 binlerce emekçinin katıldığı 2021 İstanbul Newroz mitingine bir çok siyasi kurum ve sendikada, Newroz isyandır, Newroz’un ateşiyle örgütlenelim vurgulu pankartlarla  katılım gösterdi.

Mitinge Boğaziçi öğrencileri de, “Bahar Direnişle Gelecek, Newroz Piroz Be” yazılı ve Boğaziçi Dayanışması imzalı pankartla katıldılar. 

KöZ’ün arkasında duran komünistler olarak bizde mitinge “Rojava’nın Düşmanı Ezilenlerin de Düşmanıdır” ve “HDP Bağımsız Siyasetle Varolabilir, HDP Kitlesel Eylemlerle Savunulabilir” pankartlarıyla katıldık. Alana girerken ve alanda sık sık “Kurdara Azadi Kürtlere Özgürlük, Kürtlere Özgürlük Ortadoğu’ya Barış, Anayasa İçin Kurucu Meclis, Kurucu Meclis İçin Tek Yol Devrim, Leyla Güven Yalnız Değildir, Bıji Newroz Newroz Piroz Be, Ne AKP Ne CHP Kurtuluş Birleşik Mücadelede, Ne Cumhur Ne Millet Tek Yol Devrim, Zindanlar Yıkılsın Tutsaklara Özgürlük, Seçimle Değil Devrimle Gidecek, Demokrasi İçin Kürtlere Özgürlük, Vekillere Sahip Çık HDP’yi Kapattırma, Bolşevizm Kazanacak Komünist Bir Dünya Kuracağız, Yaşasın Komünistlerin Birliği, Rojavanın Düşmanı Kadınların Düşmanıdır” sloganlarını attık.

Mitinge katılan kitlelere yönelik ajitasyon konuşmaları gerçekleştirdik. Yaptığımız ajitasyonlarda şu vurguları öne çıkardık. “Bugün Newroz ateşini harlama günüdür, Newroz ateşini yükseltmek Rojava devriminin kazanımlarına sahip çıkmaktır. Rojava devrimi gerici baas diktatörlüğünün bayrağının indirilip yerine Kürdistan bayrağının çekilmesiydi. Egemenliğin o topraklarda Suriye’den alınıp kantonların eline verilmesiydi. Bugünün görevi buna sahip çıkmaktır. Rojava’yı Demokratik Suriye Federasyonu olarak Suriye’ye bağlamak bu devrimi küllendirmek olacaktır. Bu devrimi büyütmek ise Rojava devrimini ilhak altında bulunan Kürdistan’ın diğer parçalarına yaymaktan geçer. Rojava devriminin en büyük düşmanı bu topraklardaki AKP hükümeti ve Cumhur ittifakıdır. Bu yüzden bu topraklardaki devrimcilerin Rojava devrimine yönelik asli görevi cumhur ittifakına karşı eylemli mücadeleyi ve bu topraklardaki devrim bayrağını yükseltmekten geçer.

Dün Demirtaşları, Leyla Güvenleri zindanlara tıkanlar bugün Gergerlioğlu’nun vekilliğini düşürerek meclisten atmaya çalışmaktadır. Demirtaşları zindanlara atan her ne kadar cumhur ittifakı olsa da, buna destek millet ittifakı bileşenlerinden gelmiştir. O yüzden Demirtaşları savunmak, cumhur ittifakına karşı durmak, Demirtaşın kanlısı olan Asena Akşenerlerle, millet ittifakıyla değil, ezilenlerin emekçilerin bağımsız kitlesel eylem seferberliğiyle mümkün olacaktır. Bu mücadele hattı büyütüldüğü müddetçe HDP’yi kapatma saldırıları geri püskürtülecektir.”

Alanda ayrıca “Rojavanın Düşmanı Ezilenlerin de Düşmanıdır” başlıklı özel sayımızı yoğun bir şekilde dağıttık. Bir diğer yandan “Konu Rojava, Devrim, Enternasyonalizm Olunca Newroz Sınavdır” manşetli gazetemizin mart sayısının da yaygın satışını gerçekleştirdik. 

Gazetemizin başlığında da olduğu gibi Newroz sınavında HDP başta olmak üzere Türkiye solu kalmıştır. Ezilenlerin emekçilerin en kitlesel katıldığı bir miting olan Newroz mitinginde Rojava ve devrim sorunu hiç ele alınmamış, genel geçer Newroz ateşiyle örgütlenelim soyut çağrılarıyla geçiştirilmiştir. HDP adına yapılan konuşmalarda sürekli seçimler ve sandık vurgusu yapılırken devrim iddiası olan akımlar buna karşın bu iddiayı ortaya koyan bir perspektifi alana taşımamışlardır. HDP’nin kapatılması davasına ilişkin alanda hakim olan sandıkta hesap sorma vurgusuna karşı, yalnızca komünistlerin ‘kitlesel eylemlerle HDP savunulabilir’ çizgisi var olabilmiştir. Cumhur ittifakının saldırıları sahneden mahkum edilirken, millet ittifakına yönelik en ufak bir söylem dahi dillendirilmemiş, bu saldırılardan hesap sormak için ise hep aynı yer yani seçim sandıkları işaret edilmiştir. 

Siyaset sahnesine çıktığından beri akıntıya karşı yüzmeyi göze alarak her türden tasfiyeci ve reformist tutumlarla yollarını ayıran komünistler 2021 Newroz’unda da bu çizgilerinden ödün vermemiş, Rojava devrimine sahip çıkmanın ve HDP’ye yönelik saldırıların nasıl bertaraf edilebileceğinin yolunu göstermişlerdir. KöZ’ün arkasında duran komünistlerin asıl görevi de bu yolu kat edecek olan Devrimci Partiyi yaratma görevidir. Çağrısı da bu yolu takip etme iddiasında olan militanlaradır. 

And olsun ki komünist parti kurulacak, bu yol aşılacaktır.

Bıji Newroz, Newroz Piroz Be!

İstanbul’dan Komünistler