Boğaziçi Üniversitesi Öğrenci Meclisi “Demokrasi İstiyoruz” başlığıyla Boğaziçi eylemlerinin yıldönümü olan 4 Ocak günü Kadıköy Rıhtım’a çağrı yaptı. Biz de Meclis’in “Tüm Siyasi Tutsaklara Özgürlük/ Kayyum Siyasetine Son/ Ekonomik Çöküşe ve Gelir Eşitsizliğine Son” talepleriyle yapacağı bu eyleme katılma kararı aldık. Bu kararı aldıktan sonra Hisarüstü Mahallesi’nde ve Boğaziçi Üniversitesi kampüslerinde afiş ve ozalit çalışmalarımıza başladık.
“4 Ocak Boğaziçi Direnişi’nin Yıldönümünde Boğaziçililerle Beraber Kadıköy’deyiz!” içerikli ozalit ve afişlerimizi Hisarüstü Mahallesi’nin, Boğaziçi Üniversitesi Kuzey ve Güney Kampüs’ün muhtelif yerlerine astık. Afişimizin ve ozalitimizin içeriğinde KöZ Gazetesi 2021 Şubat Boğaziçi Özel Sayısı’nda da vurguladığımız Boğaziçililerin alkışa değil Cumhur İttifakı’na karşı kitlesel bir seferberliğe ihtiyacı olduğunu, mücadeleyi büyütmenin koşulunun herkesin kendi kabuğuna çekilip kendi mücadele alanında kısmi ve yerel taleplerin peşinden koşmasından değil, tüm bu mücadeleleri hükümete karşı kitlesel eylemlerde buluşturmasından geçtiğini belirttik. Bu doğrultuda hareket etmek için ise gereken ilk adım elbette Millet İttifakı’nın ve onun 2023 seçimlerini beklemeye şartlanmış çizgisinden kurtulmaktır. Bunun da ön koşullarından biri iç savaşın hedefi haline gelmiş HDP’nin kimliğini ve ağırlığını öne çıkaran bir sol ittifakla beraber bağımsız bir tutumla seçime katılmaktır. Millet İttifakı, bileşenleri gereği burada sayılan demokratik sorunlara ne çözüm bulabilir ne de bulmaya niyetlidir.
Bugün zindanlarda siyasi tutsaklar can verirken, HDP belediyelerinde kayyımlar koltukları işgal etmeye devam ederken, en küçük talebin bile demokrasi sorunu olduğu ve toplumun bütün kesimlerini ilgilendirdiği bir yerde, yapılması gereken bağımsız bir emekçi hareketi yaratmaktır. Dolayısıyla bugün kayyım veya siyasi tutsaklar sorunu ne sadece Boğaziçi’nin sorunu ne de Boğaziçi’ndeki sorun Türkiye’nin en önemli sorunudur. Ancak ne Cumhur ne de Millet İttifakı ve onların kuyruğundan gidenler, bu mücadeleyi yaratmaya ve bu sorunlara kesin çözümler getirmeye niyetli veya kadir değillerdir. Bu farkındalıkla KöZ, 4 Ocak’ta tüm bu sorunların çözümünü göstermek için mücadele edenlerle buluştu.
4 Ocak günü Kadıköy’deki eyleme KöZ’ün arkasında duran komünistler olarak katıldık. Eylemde BGM, ESP, HDK, DGB, Kaldıraç Üniversite, Öğrenci Faaliyeti de dahil olmak üzere birçok siyaset vardı. “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiç Birimiz; Zindanlar Yıkılsın Tutsaklara Özgürlük; Bu Daha Başlangıç Mücadeleye Devam; Berke’ye Perit’e Özgürlük, Baskılar Gözaltılar Tutuklamalar Biz Yıldıramaz” sloganları eylemde sıklıkla atıldı. Eylem sırasında okunan açıklamalarda aynı zamanda 7 Ocak’ta yapılacak olan tutuklu Boğaziçi öğrencileri Berke ve Perit’in duruşmasına da çağrı yapıldı. HDP milletvekili Züleyha Gülüm de eyleme katıldı ve Erdoğan’ın son açıklamalarına yanıt olarak mücadeleyi sokakta kazanacağız vurgusuyla bir konuşma yaptı. Züleyha Gülüm’ün ardından KöZ adına söz alarak konuşma yaptık. KöZ olarak eyleme gazetemizde çıkan siyasi çizgi ile uyumlu olarak ve eylemin şiarı olan demokrasi talebi karşısında “Demokrasi için Düzen İttifaklarına Hiçbir Turda Oy Yok, HDP ile Sınırlı Olmayan Sol Güçlerle, HDP Çatısında Seçimlere” şiarını yükselttiğimiz pankartımızı ve “Ne Cumhur Ne Millet Tek Yol Devrim” yazılı dövizlerimizi taşıdık. Eylemde söz alan yoldaş da bu içerikte bir konuşma yaptı.
Konuşmamızda tüm bu sorunların Boğaziçi ile sınırlı olmadığını, kayyım siyasetinin, siyasi tutsakların ve demokrasi sorununun sadece Boğaziçi’nde bir çözüme kavuşamayacağını belirttik. Bunun için kitlesel bir mücadelenin yaratılması gerektiğini, bunu yaratmak için de düzen ittifaklarına karşı birleşmek gerektiğini, hedef tahtasına Cumhur İttifakı’nı koyarken Amerikancı muhalefetin 2023 seçimlerini beklemeye şartlanmış çizgisinden kurtulmayı vurguladık. Helalleşme çağrıları yapan Kemal Kılıçdaroğlu Kandil’i bombalayacağını söylerken, Meral Akşener, Selahattin Demirtaş’ı kanlısı ilan ederken Millet İttifakı’nın bileşenleri gereği bu sorunlara ne bir çözüm bulabileceğine ne de bulmaya niyetli olduğundan bahsettik. Zira bugün Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı’nı ayrı birer yol olarak değil, tam aksine aynı sınıfın çıkarlarını savunan aynı yol olarak görmek gerekir. Dolayısıyla, “düzen ittifaklarına iki turda da oy yok” şiarını yükselttik. HDP ile sınırlı olmayan geniş bir sol ittifakla HDP çatısında seçimlere girme ve bağımsız tutum sergileme çağrısı yaptık.
KöZ adına yaptığımız konuşmanın ardından DGM özerk üniversite mücadelesini öne çıkaran bir konuşma yaptı. BGM ise halk iktidarı için burjuva ittifakların peşinden gitmemek gerektiği ve bağımsız devrimci mücadele vurgusunu öne çıkaran bir konuşma yaptı. Konuşmaların ardından eylem sona erdi.
Üniversitelerden Komünistler