Bu topraklarda meydana gelen 71-72 kopuşu, burjuva sosyalizminden ve onunla arasına mesafe koymayanlardan topyekûn bir ayrılışı ifade ediyordu. 70’lerin başlarında reformizmden kopup iktidar hedefiyle devrimci savaş örgütleri olan THKO, THKP, TKP-ML’nin kurucularının isimleri tarihin tozlu sayfalarında kaybolmadı; tersine, Denizler, Mahirler, İbolar günümüzde de geniş kesimler tarafından anılarak siyasi mücadelenin canlı bir parçası olmayı sürdürdüler. Ancak 71-72’de gerçekleşen devrimci kopuşun önderlerinin anılması, THKO, THKP, TKP-ML’nin kurucularının korumaya and içtiği hedeflere ve değerlere uygun bir biçimde anıldıkları anlamına gelmiyor elbet.
Bu kopuşun en son ve en ileri halkasını oluşturan İbrahim Kaypakkaya’nın o dönemde resmî ideolojik söyleme ve sol hareketin politik çizgisine getirdiği sert ve keskin eleştiriler, bugün sadece hükümetin Kaypakkaya’ya yönelik saldırılarının değil, sol liberallerin ürpertisinin ve sessizliğinin de sebebi oluyor. Bu anlamıyla İbrahim Kaypakkaya, yani TKP-ML ve onun taşıdığı miras, genişleyen tüm tasfiyeci liberal kuşatmaya rağmen, burjuva düzen ile, reformizm ile, sınıf işbirlikçiliği ile umulduğu gibi barıştırılamıyor. Kaypakkaya’nın devrim ve devrimci örgütteki yılmaz ısrarı unutuluyor, unutturulmaya çalışılıyor.
Tam da bu nedenle, devrimci mücadelenin sorunlarını ve görevlerini tartışmak amacıyla, 2010 yılında kaybettiğimiz yoldaşımız Hasan Coşkun adına düzenlediğimiz panellerin on üçüncüsünün başlığını, “Elli Yıllık Bir Ayrım: Kaypakkaya ve Reformizm” olarak belirledik.
Yer: Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Merkez Toplantı Salonu (Bostancı, Kadıköy/İstanbul)
Tarih: 18 Haziran Pazar
Saat: 15.00
Konuşmacılar:
- Partizan
- KöZ
Panel afişine ve davetiyesine pdf olarak ulaşmak için bağlantıya tıklayınız.