8 Mart, 2019’da da  geçen seneleri aratmayacak bir apolitik içerik ve katılımla gerçekleşti.

İstanbul 8 Mart Kadın Platformu  “Özgürlüğümüz için direnişteyiz. Krize , savaşa ve şiddete karşı alanlardayız!” sloganıyla Bakırköy Halk Pazarı’ndaki mitinge çağrıda bulundu. Bu sene de mitinge katılımı sadece kadınlar sağlarken, erkekler alana alınmadı.

Geçen senelere nazaran katılımın daha az olduğu mitinge , YDK, SKM, HDP, HDK,TJA, Kaldıraç, İmece Ev Emekçileri Sendikası, Flormar işçisi kadınlar katıldı. Biz de KöZ olarak alandaydık.

Taşınan pankartlarda ya da atılan sloganlarda önümüzdeki yerel seçimlere dair herhangi bir söylem yoktu.

Kortejlerden sıklıkla “Jın, Jiyan, azadi, Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz, Leyla Güven Onurumuzdur, Kadınlar birlikte, birlikte güçlüyüz” benzeri sloganlar atıldı.

8 Martlar tarih boyunca burjuva iktidarlarına karşı ne kadar sarsıcı bir eylemlilik süreci olduğunu hep kanıtlaya gelmiştir. Nasıl ki ilk 8 Martların ardından kadınlar siyaset sahnesinde artık etkin bir rol üstlenmeye başlamışsa, nasıl ki çarlık Rusyası’nda 8 Mart eylemleriyle başlayan ayaklanma dalgası çarlığı yerle bir eden muzaffer ekim devrimine kadar sürmüşse bugünde aynı siyasal bilinçle yani iktidara karşı bir mücadele hattıyla örgütlenmesi gerekirdi. Ancak son yıllarda bu topraklar başta olmak üzere dünyanın bir dizi yerinde 8 Martlar bu içeriğinden yoksun apolitik ve reformist bir hatta örgütlenmektedir. Bu yılki 8 Mart d bu apolitik ve reformist hattan gereken nasibini almıştır. Yerel seçimlere 1 aydan az zaman kalmışken; kürdistanda ezilenlerden yana olan 96 belediyeye kayyımlar atanmışken, ceza evlerinde siyasi tutsaklara yönelik uygulanan tecride karşı yüzlerce devrimci bedenini açlığa yatırmışken, her tarafta kürdün sesi kısılmaya çalışılırken, AKPnin yedek lastiği CHP iyiden iyiye makyajlanarak emekçileri yedeklemeye çalışırken, saraya karşı öfke kusan emekçilerin öfkeleri hapsedilmeye çalışılırken, bunlardan bağımsız ve bunlara karşı net bir tutum almayan 8 Mart’ın çarlık otokrasisini yıkan 8 Martla taban tabana zıt bir hatta gittiğini görmemek için kör olmak gerekir.

Bugünkü 8 Mart’ın politikliği de tam da bu yerel seçimlere ilişkin bir tutumdan geçmesiyle sağlanabilecekken bu yapılamamıştır. Kayyımların karşısında, saraya karşı mücadeleyi örmeye çalışan, kürdün, emekçinin sesini yükseltmeye çalışan adayların damga vuracağı bir 8 Mart olması gerekirken, bunlara hiç değinmeyen içi boş kof sloganlarla geçiştirilen, erkekler her yıl olduğu gibi alandan uzak tutularak  birleşik mücadeleyi örmek yerine engelleyen bir 8 Mart gerçekleştirilmiştir. Çünkü bu yerel seçimler solun CHPye yedeklendiği bir zeminde gerçekleşmektedir. Tamda böylesi bir durum karşısında net ve solla nerdeyse taban tabana zıt bir tutum takınan KöZ’ün arkasında duran komünistler olarak 8 Mart’a da soldan farklı bir siyasi çizgiyle katıldık. “31 Mart’ta Emekçinin, Kürdün Sesini Yükseltmek İçin Oylar İstanbul’da GÜLDES ÖNKOYUN’A İzmir’de YALÇIN YANIK’A” pankartıyla alandaydık. Çünkü bu adaylar nasıl bir belediyecilik sorusuna yanıt veren adaylar değil, saraya karşı nasıl bir mücadele verilmelidir sorusuna yanıt veren adaylardır. Çünkü bu adaylar katılımcı demokrasi söylemleriyle belediyeciliğe umut bağlanmasına yol açan değil, kürdün emekçinin sesi olarak, iktidara karşı birleşik eylemli mücadelenin çağrısını yükselten adaylardır. Çünkü bu adaylar ücretsiz ulaşım, ücretsiz su gibi olmayacak hayalleri yayan adaylar değil, kayyımlara karşı eylemli mücadele çağrısı yükselten adaylardır. KöZ’ün arkasında duran komünistler olarak 8 Mart’a bu adayların etrafında durma çağrısı yaparak katıldık.

Yerel seçimlerde desteklediğimiz İstanbul ve İzmir’deki Bağımsız Belediye Başkan adaylarını neden desteklediğimize ve 8 Mart’ın içeriğine yönelik çıkarmış olduğumuz özel sayılarımızı ve İstanbul bağımsız adayı Güldes Önkoyun’un seçim bildirilerini yoğun bir şekilde dağıttık.  Yürüyüş esnasında ve alanda ajitasyon konuşmaları gerçekleştirdik. Miting boyunca: “Leyla Güven yalnız değildir, jin jiyan azadi, zindanlar yıkılsın tutsaklara özgürlük, ne Akp ne Chp kurtuluş birleşik mücadelede, Akp’ye kanma CHP’ye yol verme, cinsel ulusal sınıfsal sömürüye son, kadının kurtuluşu insanlığın kurtuluşudur, yaşasın 8 Mart” sloganlarını attık.

İstanbul’dan Komünistler