Halkların Demokratik Kongresi Bağcılar Meydan’da 16 Haziran saat 18:30’da 15-16 Haziran Ayaklanması’nın yıldönümünde bir basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasına 40-50 kişilik katılım olmasına rağmen çevreden izleyenler katılanlardan fazlaydı.

Basın açıklamasının içeriğinde 15-16 Haziran direnişinin kısa bir kronolojisine, işçilerin Anayasa Direniş Komiteleri ile harekete tabandan da yön verdiğine, sınıf bilinçli öncü işçilerin önderliğine ve mahkemelerde bu öncü işçilerin siyasal savunmalarıyla bu en büyük işçi isyanını savunmalarına vurgu yapıldı. Erdoğan’ın 19 yıllık iktidarı boyunca yapılanlara değinildi. İstanbul Sözleşmesi ve yasaların keyfi olarak değiştirildiği belirtildi. Salgınla birlikte işten çıkarmalar ve ücretsiz izinlerin arttığından bahsedildi.  “15-16 Haziran direnişi önümüzde bir örnektir emekçiler için başka bir yol var. Bugün de emekçilere dayatılan kölelik düzenine karşı memleketin dört bir tarafında mücadele verilmekte, direnişler sergilenmektedir. Sömürü düzenine karşı 15-16 Haziran ruhuyla mücadeleyi yükseltelim.” vurguları yapıldı.

KöZ’ün arkasında duran komünistler olarak biz de basın açıklamasına dövizlerimizle katıldık.  Dövizlerimizin içeriği “Rejim Krizine Devrim Son Verecek”, “Özgürlük Savaşan İşçilerlerle Gelecek”, HDP Bağımsız Siyasetle Varolabilir, HDP Kitlesel Eylemlerle Savunulabilir” ve “15-16 Haziran’ın Yolunda HDP’yi Kitlesel Eylemlerle Savunalım” bunlardı.

Basın açıklaması sırasında “İşçilerin Birliği Sermayeyi Yenecek!”, “Yaşasın 15-16 Haziran Direnişimiz!”, “Yaşasın İşçilerin Birliği!”, “Yaşasın Halkların Kardeşliği!” sloganları atıldı. KöZ olarak biz de kimi ortak sloganlara katılmakla birlikte “Gazi, Gezi, Haziran’ın Yolunda HDP’yi Kapattırma!” sloganımızı attık.

Gerek bir gün önce yapılan Kadıköy eylemi gerek bugün yapılan basın açıklamasında ekonomizmin olduğu taleplerin işçilerin hakları için mücadele etmeleri gerektiği vurgusunun ötesine geçmedi. 15-16 Haziran Ayaklanması “büyük işçi direnişi”ni yad etmenin ötesinde başka dövizlerde de görüldüğü gibi bir ruh çağırma o ruhu yakalamak gerek şiarlarının hâkim olduğu eylemlilikler oldu.

Bizim dövizlerimizin ve attığımız sloganın içerikleri ise “15-16 Haziran Ayaklanması”nı tarihsel bir hikâye/menkıbe olmaktan çıkarıp güncel politikaya yegâne devrimci-komünist bir müdahaleydi. Hakeza 15-16 Haziran Ayaklanması bir “ruh” değildir; ayrıca oluş nedeni olan yasaların burjuvazi tarafından geriye çekilmesi de “sol”un ve işçi sınıfının hanesine yazılacak bir başarı veya zafer de değildir. Bilakis komünist partinin yokluğunda gerçekleşen 15-16 Haziran, Gazi, Gezi vb. ayaklanmalar “burjuva sol”, reformist, ekonomist akımların  da yön veremediği; burjuvazinin yenilgisiyle değil, daha uzun ayakta kalmasıyla sonuçlanan ayaklanmalar olmuştur.

Devrimci durumu, devrimle taçlandıracak komünist partiyi kuracağız.

Kadıköy’den Komünistler