9 Ekim 2022’de Birleşik İşçi Kurultayı’nın (BİK’in) İzmir’de Kaldıraç Temsilciliği’nde düzenlediği “İşçi Sınıfın Çalışma Koşulları ve Sınıfın Kazanılmış Hakları” konulu panele katıldık. Panelde sunum yapan avukat Hüseyin Korkmaz burjuva hukukunun işçi ve emekçilere karşı, genelde patronları koruyan bir hukuk olmakla birlikte meşru bir mücadele alanı olduğunu söyledi. Patronların hukuku karşısında işçilerin ancak örgütlü hareket ederek eşitsizlikleri aşma yolunda adım atabileceğini belirten Korkmaz’dan sonra söz alan BİK temsilcisi ise işçilerin yasaları sokakta yazanlar olduğunu, sokaklardaki mevzi mücadelesinin önemli olduğunu dile getirerek 15-16 Haziran isyanına göndermede bulundu, o da örgütlenmenin önemine değindi.
Sunumda söz alan bir yoldaş burjuvaziye karşı mücadelenin yalnız sendikal örgütlenme ile olamayacağını, Türkiye halklarının devrimci dinamiğine göndermede bulunarak vurguladı; komünist ve devrimci bir önderlikten yoksun olmasına rağmen yalnız 15-16 Haziran ayaklanmasını değil Tariş, Gazi, Gezi, Kobane ve birçok başka ayaklanmayı da bu coğrafyadaki emekçi ve ezilenlerin başlattığının altını çizdi. Sendikal mücadeleden söz ederken yaklaşan seçimleri görmezden gelmenin siyasi bir iddiasızlığa işaret ettiğini dile getiren yoldaş devrimcilerin işçileri örgütlerken devrimci ve komünist bir özne olarak hareket edebilecek bir partinin bu nedenle de yakıcı bir gereksinim olduğuna dikkat çekti.
İzmir’den Komünistler