Birleşik Mücadele Güçleri, kuruluşunu deklare ettikten yaklaşık bir yıl sonra, 6 Şubat Pazar günü Kadıköy’de “Açlığa, Yoksulluğa, Bu Düzene Mecbur Değiliz, Birleşirsek Kazanırız” şiarlı bir buluşma gerçekleştirdi. Eylemde BMG bileşenleri dışında KöZ olarak biz de “Demokrasi için Düzen İttifaklarına Hiçbir Turda Oy Yok. HDP ile Sınırlı Olmayan Sol Güçlerle HDP Çatısında Seçimlere” şiarını taşıyan pankartımız ve “Özgürlük Savaşan İşçilerle Gelecek” ve “Kürtlerin Zincirine Ses Çıkarmayanlar İnsanca Yaşamdan Söz Edemezler” şiarlarını taşıyan dövizlerimizle yer aldık.
Eylemde “Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz” , “Aysel Tuğluk Serbest Bırakılsın”, “İşçilerin Birliği Sermayeyi Yenecek” , “Biji Berxwedana Zindana” “Eşitlik, Kardeşlik, Kürt Ulusuna Özgürlük” ,”Kürdistan Faşizme Mezar Olacak”, “Yaşasın Sınıf Dayanışması” , “Birlik, Mücadele, Zafer” sloganları öne çıktı.
BMG adına yapılan açılış konuşması BMG’nin AKP-MHP faşizmine karşı bir yıldır sokak sokak, fabrika fabrika gezerek işçi ve emekçilere birleşik mücadele fikrini aşılamaya çalıştığı vurgularını içerdi ve bir yanda yoksulluk ve sefalet sürerken madalyonun diğer yüzünde işçi direnişleri olduğu belirtildi.
Ardından Birleşik Gençlik Meclisleri bir konuşma yaptı. Konuşmada baskının ve sömürünün artmasının bir zorunluluk olarak birleşik mücadeleyi öne çıkarttığı vurgusu hâkimdi.
DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz de Kürtçe bir konuşma yaptı. Aydeniz, konuşmasında AKP-MHP’nin Kürt düşmanı bir politika yürüttüğüne ve Kürtlerin 40 yıldır demokrasi ve özgürlük için mücadele ettiğine işaret etti. Faşizme karşı kadınların ve gençlerin mücadeleyi büyüttüğünü belirten Aydeniz Kürt ve Türk halkının mücadelesinin birleşmesinin öneminden söz etti. Tecrit karşısında tutsakların yükselttiği sesi sokaklara taşımak gereğine değindi.
HDP İstanbul milletvekili Musa Piroğlu da bir konuşma gerçekleştirdi. Konuşmasında açlık, yoksulluk ve sosyal çürümeden bahseden Piroğlu birleşik mücadelenin önemine değindi.
KöZ adına söz alan bir yoldaş da şunları ifade etti:
”Birleşik Mücadele Güçlerinin birinci kuruluş yıldönümü etkinliğini selamlıyoruz. Bundan önceki konuşmalarda değinildiği üzere; bugünkü siyasal süreç yoksulluğun arttığı, krizlerin büyüdüğü, işçi ve emekçilerin öyle veya böyle sokaklara çıktığı günlerden geçiyoruz. Aynı zamanda zindanlarda siyasi tutsaklara yönelen her türlü baskının ve zorbalığın katmerlendiğini de biliyoruz. Cezaevlerinden devrimcilerin tabutlarının çıktığı günlerden geçiyoruz. Bütün bu demokrasi mücadelesinin neferleri olanlar için birleşik mücadelenin örülmesi gerektiğini çok iyi biliyoruz. Bugün burada bir araya gelen herkes, ezilenlerin demokrasi mücadelesinin seçim sandığına gömülmek istendiğinin çok iyi farkında. Bizler bu mücadeleleri sandıklara hapsedenlerin karşısında olduğunuzu çok iyi biliyoruz. Ama aynı zamanda bu sandık oyununu bozmak için de düzenin gerici ittifaklarına karşı tutum almak gerekir. Emekçilerin demokrasi mücadelesini yükseltme iddiasını taşıyan HDP’nin bu seçimlerde görünmez kılınmaya çalışılması Amerikancı muhalefetin bir projesidir. Öncelikli olarak bu projeyi boşa düşürmek gerekir. HDP adıyla tüm sol güçlerle bu seçimlerde kendi Cumhurbaşkanı adaylarıyla seçimlere girip bu seçimleri sokak mücadelesini yükseltmek için kullanmak gerekir. Bu nedenle düzenin hiçbir ittifakına hiçbir turda tek bir oy yok demek gerekir. Her yerde bir dizi direniş kendisini var ederken devrimcilerin asli görevi bu direnişlerin hepsini tek bir kanala toplayıp hükümeti süpürecek bir kitlesel eylemliğe çevirmektir. İşçi ve emekçilerin taleplerinin karşılanmasının yolu demokrasi mücadelesini verenlerin talepleriyle birleştirmekten geçer. Yemeksepeti işçilerine Mahmur’un bombalanmasını gündem etmediğimiz müddetçe, Migros işçilerine cezaevlerindeki siyasi tutsaklardan bahsetmediğimiz müddetçe bu sektörel direnişler sönümlenmeye mahkûm olacaktır. Bizler burada olanların bu iddiaya sahip olduğuna inandığımız için burada yanınızdayız. BMG’nin demokrasi mücadelesini devrimle taçlandırmak istediğinden emin olduğumuz için buradayız. Ezilenlerin parçalı mücadelelerini birleştirmek için, demokrasi mücadelesini devrim mücadelesi haline getirmek için birleşik mücadele örmek hepimizin boynuna borçtur. Düzenin gerici ittifaklarına hiçbir turda oy yok diyerek konuşmamı bitirmek istiyorum. BMG bileşenlerinin bütün sokak mücadelelerinde yanlarında olduğumuzu da bildirmek istiyorum.”
Yoldaş konuşmasını tamamladıktan sonra KöZ olarak “Seçimle Değil Devrimle Gidecek” sloganı attık.
Son olarak BMG adına basın açıklaması okundu. Okunan basın açıklamasında BMG’nin kendisini Kürdistan Özgürlük Mücadelesi ile Türkiye Devrimci Hareketinin birikiminin sentezlendiği, “Birleşik Devrimin” odağını yaratacak irade olarak gördüğü kaydedildi. Emperyalist-kapitalist sistemin kriz içinde debelendiği ve kitlelerin durgunluğun zincirlerini kırdığı bir atmosferde kurulan BMG’nin devrimci olanı temsil ettiği ifade edildi. BMG’nin tüm ezilen emekçi kitlelere ortak sorunları etrafında bir araya gelme ve mücadeleyi büyütme çağrısı yaptığı belirtilen açıklama “Birleşirsek Kazanırız” vurgusu ile son buldu.
Seçimle Değil Devrimle Gidecek