Suriyeli bir göçmen emekçi olan Ahmad, Türkiye’ye geldiğinden beri, yani 8 yıldır eşi ve iki kız çocuğu ile birlikte Bursa’da yaşıyor. 13 yaşındaki çocuğu Suriye’deki savaşta roket saldırısında omuriliği zedelendiği için engelli durumda, diğeri ise ilkokulda öğrenci. Kendisi Türkiye’ye geldiğinden beri tekstil sektöründe çalışıyor. Bizi davet ettiği evinde Ahmad ile Türkiye’deki göçmen emekçilerin yaşamı hakkında bir röportaj gerçekleştirdik.
ㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤ
Soru: Türkiye’deki göçmen emekçilerin yaşadığı sıkıntılar nelerdir?
ㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤ
Ahmad: Suriye’deki vasıflarımızın burada önemi daha da azalıyor. Çok iyi eğitim alan Suriyeliler dahi tekstil, inşaat, imalat gibi birçok sektörde güvencesiz ve daha düşük ücretlerde çalışıyor. İşten çıkarılsak dahi hakkımızı savunabileceğimiz, başvuracağımız hiçbir kurum ya da mercii yok. Yıllardır burada yaşıyoruz. Türkiye’de üretilen birçok üründe Suriyelilerin emeği var fakat en ufak bir sorun yaşadıklarında kapının önüne koyuyorlar. Suriyeliler yıllardır buradalar fakat hala vatandaş görülmüyoruz. Her gün sanki yarın gönderilecekmiş gibi muamele görüyoruz.
ㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤ
Soru: Türkiye’deki emekçiler ile göçmen emekçiler arasında nasıl bir ilişki söz konusu?
ㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤ
Ahmad: Ben Bursa’ya gelince aslında Türkiye’de yaşayan vatandaşların da birçoğunun farklı coğrafyalardan eski zamanlarda göç ettiğini öğrendim. Köken olarak Türk olmayan insanların çok fazla olduğunu öğrendim. Oturduğum mahallede Suriyeli göçmen epey aile var. Genellikle birbirlerine yakın oturmayı tercih ediyorlar. Bu da bir çeşit dayanışma aslında. Artık eskisi kadar değil ama ilk geldiğimiz zamanlarda ırkçı saldırılara uğradık. “Vatanını bırakıp kaçtılar”, “Savaşmaktan korktular” gibi söylemleri çok duyuyoruz. Kimse doğduğu büyüdüğü toprakları bırakıp gitmek pek istemez ama üzerine bomba yağıyorsa ve kendini savunacağın bir silahın yoksa kaçmaktan başka yapacağın bir şey olmaz. Hala bazı komşularımız mesafeli davranıyor. Ayrıca ev kiralarının artmasının sebebi olarak göçmenleri görüyorlar.
ㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤ
Soru: İşyerlerinde Türkiyeli emekçilerin göçmen emekçilere bakış açısı nasıl?
ㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤ
Ahmad: Suriyeliler ilk geldiklerinde çalışmak zorunda olduklarından ötürü daha düşük ücretlere işlere girdiler ve ücretlerin düşmesinde rol oynadılar. Bu tabii ki Türkiye’deki işçiler arasında bizlere karşı tepkilere sebep oldu. Belki haklılar ama bunun suçlusu göçmen emekçiler değil. Zenginler, işyeri sahipleri bizim mecburiyetimizi kullanarak güvencesiz, sigortasız, daha düşük ücretlere çalıştırıyor. Devlet de bu duruma göz yumuyor. Durum hala da böyle. Ama hiçbir göçmen halinden memnun değil. Mümkün olsa, yaşam koşulları daha iyi olsa birçoğu memleketine geri döner. Ama Suriye’de de sadece savaş değil, ekonomik durum da berbat durumda. Türkiye’deki emekçilerin durumu da çok iyi değil. Onlar da çok şikayetçi. Bizlere eskisi kadar bir tepki yok. Bizim de, Türkiyeli emekçilerin de aslında sorunlarımızın aynı olduğunu, bu durumun suçlusunun işverenler olduklarını daha iyi anladılar diye düşünüyorum. Yine de tabii kişiden kişiye değişen farklı tutumlarla karşılaşıyoruz.
ㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤ
Soru: Suriye’de süren savaş konusunda ne düşünüyorsunuz?
ㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤ
Ahmad: Suriye’deki savaşın başlamasında birçok devletin suçu var. Özellikle Avrupalı devletler ikiyüzlü. Avrupa’da yaşayan Suriyeli akrabalarımız da var. Onların koşulları buradan biraz daha iyi olsa da iş ve yaşam konusunda çok sıkıntıları var. Orada da sömürü var. Suriye’deki emekçileri birbirine düşüren, kendi ekonomik çıkarları için ABD’sinden Rusya’sına Avrupa’sına herkes işin içinde… Sonra Suriyelilere yardım ediyoruz diye kendilerini iyi göstermeye çalışıyorlar. Soru: Son olarak neler söylemek istersiniz? Ahmad: Biz Türkiye’de insanca yaşamak ve çocuklarımızı büyütmek istiyoruz. Türkiye’deki emekçilerle bir sorunumuz yok. Hepimizin dertleri aynı. Bunun dışında söyleyeceğim bir şey yok. Teşekkür ederim.
ㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤㅤ
Bursa’dan Komünistler