Bursa’daki 1 Mayıs’ın ardından mitinge bizimle birlikte katılan arkadaşlarımızla birlikte bir piknik örgütledik.
Yirmi kişinin katıldığı piknikte sabahtan buluşup getirdiğimiz yiyeceklerle ortak soframızı kurduk. Gün boyu devam eden piknikte 1 Mayıs’a ve bir dizi siyasi konuya dair sohbetler gerçekleştirdik. Sohbetlerin gündemi daha çok seçimler ve yeni anayasa olsa da, emekçilerin ve ezilenlerin örgütlenmelerine dair eksiklikler ve bu eksikliklerin nasıl giderileceğine dair de konuşmalar oldu. Bütün “güçsüzlük” ajitasyonuna karşın, Türkiye’de sol hareketin oldukça güçlü olduğunu, gerçekleşen tutuklama ve kayyım saldırılarının ise sol hareketin güçlü, kitlesel bir eylemli tepki koymamasından kaynaklandığını belirttik. Sol hareketin parlamentarist çizgisinden kaynaklı, var olan gücünü kitleleri eylemli mücadeleye seferber etmek için değil; daha yerel ve dar sorunlara ilişkin eylemler yaparak ama kritik anlarda da kitleleri sandığa hapsetmek amaçlı kullandığını anlattık. Bugün asıl olarak sol hareketin değil, devrimci hareketin güçsüzlüğü ve zayıflığından bahsetmenin doğru olacağını belirttik. Bunun için de devrimci bir temelde mücadele yürütmenin gerekliliğini öne çıkardık. Önümüzdeki süreçte bu amaçla daha fazla bir araya gelmeyi, çeşitli çalışmalarda buluşmayı önümüze koyduk.
Gazetemizin “Düzen Partilerinin Pazarlıklarından Yeni Anayasa Çıkmaz, Demokratik Anayasa İçin Kurucu Meclis” manşetli son sayısını pikniğe katılan herkese ulaştırdık.
Bursa’dan Komünistler