Köz’ün arkasında duran komünistler olarak, gençlik örgütlerinin organize ettiği “Uzaktan Eğitim” protestosuna katıldık.
Eylemin planlandığı gençlik örgütleri toplantısında, deprem konulu bir eylem yapılması gerektiğini, bunun da dar bir grubun online eğitim sorununu değil depremden etkilenen emekçilerin en büyük sorunu olan hükümeti hedef alması gerektiğini savunduk. Emekçilerin Cumhur İttifakı’nın insafına değil, iktidara ihtiyacı olduğu vurgusuyla bir eylem yapılmasının uygun olacağında ısrar ettik. Bu görüşümüz karşılık bulmadı. Toplantıda yer alan Kaldıraç, SGDF, Öğrenci Faaliyeti, DGD, DGB ve EHP aksi pozisyonu savundular. Geniş üniversiteli kesimlerin böylesi bir talebi olduğu ve eylemin kitleselliğe ulaşabilmesi için bu şiarın ön plana çıkarılması gerektiği dile getirildi. Talep eder değil, teşhir eder ve sorumluluklara işaret eder bir hatta eylemin gerçekleştirilmesine dair önerimize de, talep dile getirmekte bir beis olmadığı, Bolşeviklerin de vaktiyle barış talep ettiği hatırlatmasıyla karşı çıkıldı. Bolşeviklerin barış talep etmediğini, “Barış için tek yol devrim” dediklerini, bugün “Suruç için adalet, adalet için tek yol devrim” sloganlarıyla Suruç anmalarına katılan biz komünistlerin de bu çizgiyi sahiplendiğimizi açıkladık.
Emekçi mahallelerinde ortak ajitasyon çalışması, İstanbul’a göç eden devrimcilere evlerin açılması, gelen depremzede öğrencilerle eğitim-dayanışma çalışması örülmesi önerilerinde bulunduk. Herhangi bir önerimiz karara bağlanmadı.
Eylem şiarı olarak “Uzaktan Eğitim İstemiyoruz, Üniversiteden Vazgeçmiyoruz” belirlendi. Sonrasında imza tartışması gerçekleşti. Klasikleşmiş pozisyonlar savunuldu. Eylemin belirlenen içeriğinin göz önünde tutulması ve dolayısıyla “Üniversite Öğrencileri” imzasının kullanılmasına dair görüş bildirildi. Eylemin içeriğine bağlı olarak imzaların belirlenmesi pratiğine itiraz edilmemekle beraber, bu eylemde kurum imzaları olması gerektiği de savunulan bir başka pozisyondu. Söz aldık ve imza tartışması sorununun kaynağında, eylemin belirlenen içeriği olduğunu açıkladık. Üniversite öğrencilerinin dile getirdiği talepleri kopyalayıp kendine şiar kılan devrimci iddiadaki kurumların, “Üniversite Öğrencileri” imzasını pek tabii kullanabileceğini söyledik. Şiar hususunda itirazımızı yineledik.
Anlaşmazlığın sonucunda eylemin imzasız gerçekleştirilmesi kararlaştırıldı. Süreyya Operası önüne eylem kondu.
Toplantı sırasında Köz’ün deprem özel sayısını arkadaşlarımıza dağıttık.
Eyleme “Öldüren Deprem Değil Sermaye Düzenidir, Baş Sorumlusu ise Hükümettir!” ve “Yıkımın Sorumlusu Burjuva Devlettir, İşçilerin Cumhur İttifakı’nın İnsafına Değil İktidara İhtiyacı Var!” şiarlı dövizlerimizle katıldık. “Deprem değil devlet öldürür!” ve “Deprem değil bu bir katliam!” sloganları atıldı. Yazılan basın açıklaması abluka altında okundu. Ardından gözaltılar gerçekleşti.
Üniversitelerden Komünistler