26 Şubat’ta İzmir Işıkkent’te Deri Tekstil Kundura Derneği’nin gerçekleştirdiği bir ziyarete katılarak buradaki işçilerin sorunlarını ele alan söyleşide bulunduk. Sohbette söz alan işçilerden biri sermaye sahiplerinin artık işçi çalıştırmak yerine gereken aramal veya nihai malı doğrudan taşerona havale ettiğini, bu sistemin en altında şirketleşmek zorunda bırakılan ufak atölyeler ve tekil işçilerin olduğunu ifade ederek bu sayede değer sömürüsünün geçmişe göre çok daha yoğun olduğunu ifade etti. Bir başka işçi, aynı durumu dile getirerek bunun işçiler arasında ciddi bir rekabete yol açtığını, işçilerin piyasadan daha avantajlı koşulda ürün satabilmek adına maliyetlerden ve kendi kazancından kısmak zorunda kaldığını, bu kısır döngünün yalnızca alıcı konumdaki sermaye sahiplerinin artık değerinin artmasına hizmet ettiğini ifade etti. Bu duruma çözüm olarak tarım beldelerindeki birlikler benzeri birlikler kurulmasını öneren işçiler, aksi takdirde durumun kötüleşmesinin mukadder olduğunu ifade etti. Söz alan bir yoldaş, patronların birlik konusunda işçilerden daha örgütlü davranabildiklerini, yasalara göre bile sermaye sahiplerinin örgütlenmelerinin yasal bir zorunluluk olduğunu, işçilere ise böyle bir zorunluluk getirilmediğini belirtti. Benzer bir durumun sürekli göçmen nüfusu artan İzmir’de göçmen işçiler ile diğer işçiler arasında da yaşandığını ifade eden işçiler, genel olarak göçmenlerin göçmem olmayanlar tarafından ücretleri düşürdüğü ve iş piyasasını daralttığı için düşman gibi görülebildiğini, bu algının önüne geçmek gerektiğini, işçilerin omuz omuza sermaye sahiplerine karşı durması, onları düşman bellemesi gerektiğinin önemine dikkat çekildi. Bir başka yoldaş da söz alarak bahsedilen sorunlara ilişkin yerel çözüm önerilerinin ancak kısa vadeli rahatlık sağlayabileceğini, bir devrimi hedeflemeyen her hareketin düzen tarafından soğrulup yararsız hâle getirilmeye yazgılı olacağını, bu nedenle devrimi hedefleyen bir partinin temel bir gereksinim olduğunu belirtti. Söz alan bir işçi bunun güzel bir düşünce olduğunu ama az yandaş bulduğunu belirtti. Yanıt veren yoldaş sayının değil niteliğin önemli olduğunu, aslolanın rüzgar bir devrimi daha vazgeçilmez kıldıkça bu dalgayı karşılayıp büyütebilecek bir parti için emek vermek olduğunu vurguladı.
Devrim İçin Devrimci Parti
Parti İçin Komünistlerin Birliği
İzmir’den Komünistler