Suruç katliamının 9. yılında Suruç Aileleri İnisiyatifi’nin çağrıcısı olduğu eyleme katıldık. Katliamın gerçekleşmesinden bu yana İnisiyatif’in her ay yaptığı Halitağa’daki oturma eylemi, katliamın yıl dönümüne denk gelen günde alandaki kitle bakımından, farklı siyasetlerin katılımıyla birlikte görece daha kalabalık geçen bir eylem oldu.

Suruç için adalet herkes için adalet sloganıyla başlayan eylemde İnsiyatif’in basın açıklamasının yanı sıra eyleme siyasi tutsak Besna Erol, Alp Altınörs ve Figen Yüksekdağ’ın gönderdiği mesajlar da okundu. Eylemde bulunan Dem Parti milletvekili Kezban Konukçu ve SGDF Eşbaşkanı Müslüm Koyun konuşma gerçekleştirdiler.

Kezban Konukçu konuşmasında; katledilen 33 kişiyi kast ederek her birine tek tek saygı ve minnet ettiğini dile getirdi. Bunun sebebinin, Rojova’da bölge halklarının, Kürt ve Arapların kan pahasına eşit ve kardeşçe yaşamak için oluşturduğu toplumsal modelin yanında olma cüretinden ve cesaretinden kaynaklı olduğunu dile getirdi. Bu katliamdan önce Cumhuriyet tarihinin en büyük ayaklanmalardan biri olan Gezi ayaklanmasında emekçilerin, halkların sokakta büyük değişimleri bir arada yapabileceklerini gördüklerini dile getirdi. Kobane’de ezilen bir halkın başkaldırısını ve bunun bir sonucu olarak eşit ve kardeşçe, kadın eşitlikçi yaşamın inşa edilişini ve Türkiyeli devrimcilerin ve sosyalistlerin de onlarla birlikte olduğunu gördüklerini dile getirdi. Bu durumun gelişmesinden duyulan korku sebebiyle bölge egemenleri ve emperyalistler tarafından IŞİD’in de başlarına bela edildiğini Suruç’ta gençlerimizi ve Ankara’da barışseverleri katlettiklerini söyledi.

SGDF adına konuşma yapan arkadaş; yıkık bir kenti inşa etmek için yola çıkan 33 düş yolcusunun Amara Kültür Merkezi’nde katledildiğini ve asıl olarak gömülmek istenenin Türkiye ve Kürdistan halklarının birleşik devrim mayasının, Gazi ve Gezi barikatlarının olduğunu dile getirdi. Suruç’ta bombanın patlatılması için emir verenler ile Hrant’ın katilinin emniyet koridorlarında sırtını sıvazlayanların, Hande Kader’i katledenlerin, Ekim ve Roboski katliamını gerçekleştirenlerin aynı kesimler olduklarının dile getirdi.

Basın açıklaması metninin son bölümünde Suruç Aileleri İnisiyatifi; uğradıkları adaletsizliklere karşı adalet mücadelesi veren herkese seslenerek dokuz yılda birlikte yürüttükleri adalet mücadelesini daha yukarı taşımayı, deneyimlerini ve mücadelelerini birleştirerek adaletsizliklerin olmadığı bir dünyayı yeniden kurmak için beraber mücadele vermeye çağrı yaptı.

Alanda atılan sloganlar şunlardı: Suruç için adalet herkes için adelet!, Suruç’un hesabı sorulacak!, Suruç’ta düşünler kavgamızda yaşıyor!, Suruç’u unutma unutturma!

Eylem boyunca taşıdığımız dövizlerde “Amed, Suruç, Ankara’nın Hesabı Emekçilerin Seferberliği İle Sorulacak!; Suruç’a Adalet Devrim İle Gelecek!; Demokrasi İçin Tek Yol Devrim!; Suruç’ta Düşenler Yüzünü Devrime Dönenlerdir!” şiarlarını öne çıkardık.

Kadıköy’den Komünistler