Geçtiğimiz 23 Temmuz’da KöZ’ün arkasında duran komünistler olarak kanser tedavisi gördüğü Yunanistan’da hayatını kaybeden Çağlar Demiröz için HDP İzmir İl örgütünün düzenlediği anmaya katıldık.
HDP’li milletvekillerinin ve mücadele yoldaşlarının konuşma yaptığı anmada, Çağlar Demiröz’ün İzmir sokaklarında Dev-Lis ile başlayan, DKP/BÖG saflarında Rojava’da devam eden ve Yunanistan’da sonlanan örgütlü mücadelesine değinildi. Kurumlar adına konuşmaların yapılmadığı etkinlik “Anıları Mücadelemizde Yaşayacak” şiarıyla sonlandırıldı.
Çağlar Demiröz’ün İzmir’de uzun yıllar emek sarf eden ve tanınan bir militan olmasından kaynaklı olarak etkinlikte belirgin bir matem havası hakimdi. Yapılan konuşmalarda güncel siyasal vurgular eksikti. Konuşmacılardan biri “Devrimcileri anmak, böylesi bir mücadeleyi yürüten yoldaşı anmak bizim için zor” dedi.
Zor, gerçekten de çok zor. Devrim yolunda yıllarca omuz omuza mücadele yürüttüğün, ortak bir düşün, ortak bir davanın neferinin artık yanı başında seninle birlikte yürüyemeyeceğini kabullenmek zor.
Peki nasıl olacak? Mahir’in dediği gibi; “Biz hep cenazelerde mi buluşacağız, hep biz mi öleceğiz?”
Buna bir son verebiliriz.
Bugün Çağlar arkadaşın şahsında görüldüğü üzere bu coğrafyada eksikliği hissedilen şey örgütlü mücadeleye hayatını adamış, bir kavgaya canını koymuş militanlar değil. Aksine bu topraklar adeta bir makine gibi devrimci nefer üretmektedir. Bu bakımdan Çağlar arkadaş ne ilk, ne de son olacaktır. Burjuvazinin durmaksızın süren saldırılarına, ezilenlere kan kusturan politikalarına ortak bir savunma hattı örerek dur diyebiliriz. Fakat durdurmak yetmez. Biz onu yıkmadıkça kendiliğinden yıkılmayacaktır. Bu da ancak ortak amaç ve ilkelerde buluşacağımız bir zeminde ortak bir mücadele ile mümkün. Çağlar arkadaştan miras kalan bu örgütlü mücadeleyi ancak bu şekilde başarıya ulaştırabiliriz.
Devrimciler Ölür, Devrimler Sürer!
İzmir’den Bir KöZ Okuru