KöZ’ün arkasında duran komünistler olarak, 14 Mayıs günü Sosyalist Emekçiler Partisi İstanbul bürosunda gerçekleştirilen kısa film gösterimi ve söyleşiye katıldık. Arjantin yapımı ‘Marx Troçki’yle Karşılaşırsa’ adlı kısa filmin gösterilmesinin ardından, SEP Genel Başkanı Güneş Gümüş bir sunum gerçekleştirdi. Daha sonra soru cevap bölümünde görüşler dile getirildi. Bizler de KöZ adına söz alarak katkı sunduk.
Gösterilen kısa filmde Troçki ve Marx’ın bir tartışması kurgulanmıştı. Troçki’nin de bir parçası olduğu Ekim devriminin başarısından dolayı Marx’ın tebrikleri kabul ediliyor, muzaffer devrimin devamında SSCB’nin bürokratik bir diktatörlüğe dönüştüğünü ve buna karşı mücadele ettiğini anlatan Troçki, yeniden Marx’ın övgülerini kabul ediyordu.
Gösterim sonrasında, Güneş Gümüş bir sunum gerçekleştirdi. Muzaffer Ekim devriminin kitlelerin eseri olduğunu, bugün de kitleler içinde kuvvetlenerek bir devrimi zafere ulaştırmak sorumluluğunun bizlere düştüğünü söyleyen SEP Genel Başkanı, “Devrimi kitleler yapar. 1789’da dahi devrimin burjuva niteliğine rağmen, sokaklara çıkanlar burjuvalar değildi.” dedi. “Proleter devrime öncülük edecek parti de kitlelerle buluşmalıdır. Kitlelerle buluşmak için devrimi bekleyemez, kendisini kitlelerin içinde yaratmalıdır. Gramsci’nin de sözünü ettiği hegemonya ancak böyle aşılabilir.” diyen Güneş Gümüş, Troçki’nin ‘sürekli devrim’ tezi üzerinde durdu ve ‘tek ülkede sosyalizme karşı enternasyonalizmin önemini’ vurgulayarak sunumunu tamamladı.
Sunumun ardından soru-görüş bölümüne geçildi. Bizler de söz alarak görüşlerimizi bildirdik.
Muzaffer Ekim devrimini yaratan, proletaryanın zaferine önderlik eden Bolşevik Parti’nin; kendini kitleden ayırmış, disiplinli bir parti olduğundan söz ettik. Fransız devrimi örneğinin de gösterdiği üzere, kitlelerin ayaklanmasıyla zafere ulaşan bir devrimin, proleter devrim niteliği taşımayabileceğini vurgulayarak devrimci önderliği yaratmanın önemine vurgu yaptık. “Bugün bizlere düşen sorumluluk, yaşadığımız topraklarda Leninist tipte bir devrimci partiyi yaratmaktır. Güneş Gümüş’ün enternasyonal vurgusu da bizlere bir diğer sorumluluğumuzu hatırlatmaktadır. Lenin’in Nisan Tezleri’nde önemini açıkladığı üzere, dünya devrimin başarıya ulaşabilmesi için, Enternasyonal’i şimdiden yaratmak gerekir. Bunun yolu, Komintern’in ilk 4 kongresini esas almak, 21 Koşul’a sarılarak oportünistleri partimizin dışında bırakmaktır. Bu ilkelerde ortaklaşan Komünistler, Parti’nin inşası için birleşmelidir.” sözleriyle konuşmamızı sonlandırdık.
Güneş Gümüş; sözlerimize katıldığını, fakat bu partinin inşası için kitle içinde var olmak gerektiğini söyledi. Sosyalist Emekçiler Partisi’nin bu iddiada olduğunu ifade etti. SEP’in parçası olduğu bir enternasyonal iş birliği platformu olduğunu da sözlerine ekledi.
Daha sonra söz alan Sultangazi’den SEP’li bir tekstil işçisi; partisinin işçilere ulaşmakta diğer tüm siyasetlerin önünde olduğunu, bugün Sultangazi’de yürüttükleri örgütlenme çalışmalarına fabrika işçilerinin yoğun ilgi duyduğunu söyledi. Takiben söz alan bir başka SEP’li, işçilerin sorunlarına ve seçimlere değindi. İşçinin sorununu, burjuva ittifakların çözemeyeceğini söyleyen SEP militanı, sermayeci düzen ittifaklarına yedeklenen sol’u eleştirdi. Seçimlerde emekçilerden yana, bağımsız bir tutum takınmak gerektiğini belirten militan, kitlelere karşı sorumluluğumuzu yerine getirmemiz gerektiğini söyledi.
Bu konuşmanın ardından tekrar söz istedik, fakat etkinlik süresinin tamamlanması nedeniyle istediğimiz sözü alamadık. Etkinlik sonrası çay ikram etmeyi ve tartışmayı sürdürmeyi teklif eden SEP Genel Başkanı Güneş Gümüş ve diğer katılımcılarla birlikte tartışmayı sürdürdük. Seçimler, iktidar hedefli mücadele, önderlik boşluğu gibi konuları içeren bu sohbet sırasında, KöZ sayfalarında yer bulduğu şekli ile görüşlerimizi aktardık.
Etkinliği değerlendirdiğimizde; devrimci partinin inşası ve seçimlerde bağımsız tutum konularında niyetini ortaya koyan Sosyalist Emekçiler Partisi’nin, bu doğrultuda somut bir eylem planı açıklamaması dikkatimizi çekti. 2019 İstanbul seçimlerinde bağımsız bir tavır sergilemeyen çoğu akımın, 2023 seçimlerine giderken ‘Ne Cumhur Ne Millet!’ çizgisini dile getirdiğine şahit oluyoruz. Bu çizgiyi, ‘Düzen ittifaklarına 2 turda da oy yok!’ diyerek eylemle buluşturacağını açıkça ifade eden herhangi bir akımsa henüz ortaya çıkmış değil. KöZ’ün arkasında duran komünistler olarak bu iddiayı sahipleniyor, seçimlerde bağımsız bir tutumun önemini dile getiren SEP’i ‘İşgalcilere, NATOculara, Rojava’nın düşmanlarına iki turda da oy yok!’ şiarlarını yükselterek düzen ittifaklarına karşı bağımsız bir hatta beraber durmaya çağırıyoruz.
Ne Cumhur Ne Millet, Tek Yol Devrim!
Devrim İçin Devrimci Parti!
Beşiktaş’tan Komünistler