Çalışma yürüttüğümüz mahallede seçim çalışmalarına başlarken ilk olarak Ne AKP, Ne CHP Kurtuluş Birleşik Mücadele de ve HDP’nin seçimlere giderken bir sol blok kurulması önerisinin afişlerini yaparak başladık.
Seçim çalışmasına başlamadan biliyorduk ki, sol hareket AKP’nin karşısına kendi güçlü adayıyla değil CHP’nin güdümünde bir aday ile ve CHP’ye yedeklenerek girecekti. Bu nedenle seçim çalışmasına başlamadan evvel Newroz toplantısında solun güçlü adayı Selahattin Demirtaş olmalı dedik, ölüm sessizliği o vakit başladı. Demirtaş’ın adaylığı yetmez bunun için sol bir blok kurulması gerekir şiarını eklemiş olsak bile ortada erken seçim kararı yokken yapılan bu öneriler bile bunun solu kitleleri arkasına alarak gümbür gümbür bir çalışma yapmayacağı belli bir çalışmanın içine itmiş oldu.
Aydınlı’da ilk olarak yaptığımız afişler ile beraber sol blok ve Demirtaş adaylığı üzerine çıkan özel sayıyı kullandık.
2015 seçimlerindeki rüzgar 2018 seçimlerinde yoktu. Bunun nedeni CHP’den beklenti ile ilişkisi oldu. Hatta seçim bürolarında yürütülen tartışmalar bu durumun örneklerini en net şekilde belirlemiş oldu. Yapılan tartışmalar içerisinde HDP içinde bölünme vardı ancak bu bölünme CHP’ye oy istemeyenlerin bu duruma sesiz kalmasına neden oldu.
Seçim çalışması sürecinde Aydınlı komisyon toplantısında bizim önerimiz seçim hakkında herkesin söz alabileceği halk toplantısı veya forum olması yönündeydi. Bu konuda 3 hafta boyunca gündem ettik. İlk gündemde konuşulmadı bile, ikinci gündemde TİP ile ortak gündem ettik, komisyon öneriyi kabul etti. Bu defa ilçe yönetimi bu konuda Aydınlı mahallesinin tek başına karar alamayacağını belirtti. Bunun üzerine ilçe seçim komisyonunda tekrar gündem edildi. Burada da, biz yaparız ama şimdi ne gerek var türünden bir konuşma olunca, KöZ ve TİP olarak yapacağımızı bildirince karar aldırabildik.
Foruma Köz olarak “Düzenin Kokuşmuş İttifaklarına Oy Yok, Mecliste Sahici Muhalefet İçin Oylar HDP’ye Oylar Demirtaş’a” başlıklı bir bildiri hazırladık. Çağrılarımızı o bildiri ile yaptık.
Planlanan iki forumdu ancak HDP bileşenleri arasındaki anlaşmazlık sonucunda sadece Aydınlı’da gerçekleşti. Aydınlı’da gerçekleşen foruma 150-200 kişi katıldı.
Foruma Erkan Baş, Sema Uçar ve Kemal İşler konuşmacı olarak katıldı. Forumda söz alanlar seçimlere dair sorularını sordular.
Erkan Baş, “Söz kardeşim” şiarını anlatarak konuşmasına başladı. Neden HDP’den aday olduğunu anlattı. Asıl olarak HDP’nin mecliste dışlanması ve Millet İttifakının içine girememesi ve her yerde meclis dışına itilmeye çalışılması gibi nedenler olduğunu belirtti. Dayanışma adına aday olduğunu söyledi. Kürtlerin ezildiğini ve onlarla omuz omuza durmak gerektiğini ifade etti. Bir diğer nedenin de daha tarihsel olduğunu belirtti. Türkiye’nin kurtuluşu Türkiye’de işçilerin, emekçilerin, halkların özgürlük mücadelesinin ancak ve ancak Kürt emekçileri ile Türk emekçilerinin ortak mücadelesi ile
Sema Uçar konuşmasında KHK ile atıldığını ve atıldığı günden bugüne KHK eylemlerinde olduğunu ve direniş yaptığını anlattı. HDP’nin bugün bütün renklerin partisi olduğunu ve bu nedenle aday olduğunu belirtti. Kadınların, işçilerin, gençlerin partisi olduğunu ve bu nedenle tüm kesimlerin temsil edildiğini belirtti.
Soru cevap kısmında KöZ adına söz alan yoldaşımızın konuşması şu şekildeydi
Bu seçimlerde kurulan Millet İttifakına HDP’yi kabul etmediler. HDP bileşenleri ve HDP bu ittifakın içinde yer almayı tercih ediyorlar. Yer almaması sol açısından çok isabetli oldu. Bu topraklarda Afrin işgalini onaylayıp ona destek veren, Kandil operasyonlarına evet diyen, milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılmasına evet diyen bir CHP ile, 96 ve 97’lerde on binlerce faili meçhulün özellikle Kürdistan’daki faili meçhullerin mimarı olan bir İYİ partili Meral Akşener ve 93’te Sivas’ta Alevileri katleden cemaatleri bu ezilenlerin başına bela eden Refah Partisinin devamı olan Temel Karamollaoğlu ile aynı ittifakın içerisinde yer almak kimin işine yarar. Gezi Ayaklanmasında ve Kobane Ayaklanmasında ve hala alanları dolduran yüzbinlerce emekçiyi biz böyle bir ittifakın yanında nasıl tutarız. En son Bakırköy’de 17 Haziran’da ki mitingde yüzbinlerce emekçiydik. Oraya gelen o kitlenin dinamizmi ve varolan düzen partilerine olan öfkeyi biz nasıl olur da düzenin o kokuşmuş ittifakına iteriz. HDP’nin bu ittifaka alınmamasının bir sonucu olarak, bizim önerdiğimiz gibi olmasa da bir ittifak kuruldu. Bunu bugün yükseltmeliyiz.”
Tuzla’dan Komünistler